21 Şubat 2013 Perşembe

<. BUĞDAY ÇİMİNE GENEL BAKIŞ


                                                                                            

   Bu yazıda, buğday ile ilgili hazırladığım oldukça kapsamlı çalışmamın bir bölümü olan Buğday Çim'inden söz etmek istiyorum. Buğday çimi taze olarak kullanma zorunluluğu nedeniyle bireysel üretime gereksinim duyması, evde veya iş yerinde kolayca üretilmesi nedeniyle, gerekse de sağlıklı yaşamanın olmazsa olmazı sağlıklı beslenmenin en önemli diğer unsurlarından biri olduğundan pek çoğumuzu yakından ilgilendirecektir. Hemen hemen hepimiz evimizde, iş yerimizde bir kaç saksı  çiçek yetiştirir, onları  sular, periyodik bakımlarını yapar, çiçek açtıklarında da keyifle seyrederiz. Peki, bir saksıda buğday yetiştirmeyi deneseniz! Kendi ellerinizle yetiştirdiğiniz bu buğdaydan elde ettiğiniz kıymetli ürünü afiyetle tüketseniz nasıl olur? Bir de bu harika ürünün sağlığınız için ne denli faydalı olduğunu öğrenseniz, buğday çimi yetiştirmek için sanırım sizi kimse tutamaz. Ancak o kadar da acele etmeyin. Her şeyin olduğu gibi bununda püf noktaları, uygulamanız gereken kuralları olduğunu bilmeniz gerekiyor. 
   Kullanacağımız Buğday'ın, iyi koşullarda, özenle yetiştirilip, ayıklanmış sağlam buğday tohumları olmasına dikkat edeceğiz. İlk Başlarda bu konuda çok sorun yaşadım. Neyse ki şimdi İstanbul 'da belli yerlerde ekolojik (organik) buğday tohumlarını tertemiz paketlenmiş olarak bulma lüksünü yaşıyorum. Yurdumuzun pek çok yerinde de gerek bölgesel olarak, gerek İnternet te pazarlanması ile elde edilebildiğini biliyorum. Elinize aldığınız nitelikli bir ​​avuç buğdayın ne büyük bir hazine olduğunu tabii ki bakarak anlamanız mümkün değil. Gereken İşlemleri yapmazsanız yıllarca o tohumlar size siz de onlara bakar durursunuz. Buğday Çimi yetiştirmenin pek çok metodu var kuşkusuz. Ben burada bir kaç tanesini yazacağım. Ancak sizler Kendi koşullarınıza en uygun'un gelen şekli seçer veya yeni yöntemler geliştirebilirsiniz. Sonuçta beklenen, tohumların bir şekilde çimlenip, 10-15 cm civarına kadar büyütülmesi. İster saksıya ekin, ister yoğurt kasesine, isterseniz benim gibi Topraksız Olarak yetiştirin. Uzun yıllardan beri yurt dışında buğday çimi yetiştirmek için özel saksılar, düzenekler satılmaktadır. Son zamanlarda ülkemizde de bu amaç için geliştirilmiş setlerin satılmaya başladıklarını görmekteyim. Ancak ben böyle düzeneklere onca parayı vermektense eldeki olanaklarla işe başlanmasından yanayım. Zamanla insan kendine en uygun metodu zaten geliştiriyor. Siz yetiştirin de nerede yetiştirirseniz yetiştirin. Tabii ki bu süreçte de göz ardı etmemeniz gereken kuralları bilmeniz gerekecek. Çimlendirme sürecinde farklı uygulamalar olabilir. Başarılı veya başarısız deneyimlerinizin ardından siz kendinize uygun uygulamayı bulabilirsiniz. Bu da bir başka kazanımınız olur. Ben burada kendi deneyimlerimden, uyguladığım şekillerden söz edeceğim. İlk seferlerde küçük miktarlarda buğday tohumlarıyla başlamakta yarar vardır. Yarım avuç veya bir avuç buğday alınıp bir kaba konur. Üzerine çıkıncaya Kadar içilecek su konur (ben üretimin hiç bir Aşamasında klorlu su kullanmamaya özen gösteriyorum). Oda sıcaklığında 18-25 derecede 24 saat bırakılır. Su boşaltılır. O gün veya bir gün sonra toprağa serpilir. Üzerine ince Bir tabaka halinde toprak dökülür, nemlenecek şekilde hafifçe sulanır. Çevrenin nem oranına bağlı olarak buğdayların kurumaması için gerektiği kadar su serpilir. Burada dikkat edilecek, diğer bir konu da toprağın niteliğidir. Bazi yazarlar organik toprak deseler de, burada bir kavram kargaşası yaratıldığı düşüncesindeyim. Onun için ben suni gübre katılmamış, çeşitli kimyasallar, kirli su atıkları ile kirlenmemiş kaliteli toprak olabilir diyorum. Ekim yapacağınız saksılar çok derin olmamalı.
   Ben toprak konusunda hayli zorluk çektiğimden, bunu topraksız olarak yetiştirme yöntemini araştırdım ve bende evimde uyguladım. Böylece evde haftada bir toprakla uğraşma olayını kaldırdım. Yeterli genişlikte, derin olmayan kabin içine iki kat kaba süzgeç kağıdını kesip koyuyorum. Üzerlerine buğdayları serpiyor bu tohumların üzerine de bir kat daha süzgeç kağıdı koyuyorum. Her gün gerektiği kadar sulamayı da bir piset (Plastik su püskürtücüsü) aracılığı ile dikkatlice yapıyorum. Saksı veya cam kaplar direkt güneş almayan ama karanlık ta olmayan bir yerde tutulmalıdır. (Arada sırada güneşlendirmek daha iyidir).  Buğdaylar ikinci günden itibaren tohumun Ruşeym kısmından kök filizlerini çıkarmaya başlarlar. Üzerlerine koyduğum süzgeç (filtre) kâğıtı buğdayların hem ısısını hem nemini koruduğu gibi olası tozlardan da uzak tutuyor. Filizlerin boyları büyüdükçe de onlarla beraber yukarı kalkıyor. Filizler 2 santimi bulunca üzerindeki kağıdı atabilirsiniz.
 İsterseniz tabakta bile yetiştirebilirsiniz.


  Bu İşlemleri yaparken toprak kullanmanıza gerek yok, düz bir kabın içine boşluk bırakmadan sık bir şekilde çimlenmiş buğdayları serin, kökler bir birine sarılarak altta halı gibi tabaka oluşturur.  
   Yandaki resim kasaptan gelen köpük kabin içine koyduğum buğdayların Topraksız çimlenmiş halini görmektesiniz. Sıktığınız çim suyunu sizi bilmem ama başka içeceklerle karıştırarak içmenizi tavsiye etmem, bana saf olarak içmek daha lezzetli geldi. Bu Üretimi birkaç kerelik değil de, zahmetine katlanarak uzun süreliğine yapar kullanırsanız bu mucize ürünün yani Buğday Çiminin  faydalarını  görürsünüz. Tedavi amaçlı kullanma (bilhassa kanser tedavisi) rahatsızlık geçene kadar onu her gün aç karnına günde en az 2 fincan (sabah-akşam) çim suyunu sıkıp içmelisiniz.  Sağlığınız için destek amaçlı olarak içilmesi, önerilen günlük buğday cimi suyu miktarı günlük  30 ml 'dir. Tedavi amaçlı günlük 60 ml'dir. Sabah 30ml. Akşam 30ml. Olarak aç karnına alınmalıdır. 


Buğday çimi suyunu en sağlıklı sıkabileceğiniz manuel veya elektrikli sıkacaklar mevcut. Manuel tipi Türkiye'ye gelmiş internetten bulup alabilirsiniz. Benim tespit ettiğim yandaki resimdeki manuel sıkacağın Adresleri; . İstanbul Kadıköy Göztepe de "ZERDEÇAL" adlı aktar satıyor telefonu 0216 565 62 91 aynı zamanda bu orijinal makinenin distribitörü  İnternetten almak isterseniz. www.zerdecalaktar.com - N11.com da zerdecal aktar (bitişik yazın) diye aratırsanız makinanın orjinaline ulaşabilirsiniz. N11.com dan taksitle de alabilirsiniz. İsterseniz internetten aratarak başka satanlara da ulaşabilirsiniz.    

Yukarıda yazılanlar, farmakolog Ahmet Rodopman 'ın yazısına ek olarak benimde denemeler neticesinde tecrübelerime dayanarak hazırlamış olduğum bir yazıdır. İsterseniz İnternet ten  araştırarak. Daha Fazla Bilgilere de ulaşabilirsiniz. 
Kendi çevremde yaptığım araştırmaların sonucunda buğday çimi suyunu içen bir kaç kişi ile tanıştım. Bir tanesi İzmir'den Didem hanım idi, Didem hanıma 2 ayrı tanı konulmuş, kanser teşhisi sonucu "biri lenf kanseri İdi diğerinin Adını unuttum "  Doktorlar Tarafından Didem hanıma 6 ay ömür biçilmiş, mucize bir şekilde kanserden eser kalmamış ama hala daha çim yetiştirmeye devam ediyormuş bir de günde bir limonu kabuğu ile çırpıcıda parçalayıp yiyormuş. Bu konuşma 12 / 2012 tarihinde yapılmış bir konuşma idi.

Sadece buğday şırasını içerek kendimde gördüğüm değişiklik, ilk önce bağırsaklarımın düzelmesi, normal tuvalet alışkanlığımın tekrar yerine gelmesi oldu. Diş etlerim deki küçük kanamalar, diş etimdeki oluşan küçük iltihabın ilk günde iyileşmesi oldu, hiç bir şey yapamıyorsanız evinizdeki buğday şırasını hazırlayıp sabah akşam bir su  bardağı için. Her ne kadar buğday çimi suyu kadar etkili olmasa da hiç bir şey yapmamaktan daha iyidir .


4 yorum:

  1. 30 ml ölçü olarak kahve fincanı yerine likör bardağını baz alın. Yine de 30 ml den emin olmak için şırınga ile kullanım öncesi ölçüden emin olun. İlk kullanımda miktar kahve fincanı kadar olursa kişiyi kusturabiliyor. En azından bizde böyle oldu

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cenk bey, önerileriniz için teşekkür ederim. Biz "evdekilerde dahil" şimdiye kadar hiç bir şekilde kusma gibi bir sorunumuz olmadı tabii bazı kişilere tadı pek hoş gelmiyor. Yazılarımın içinde 30 cc lik ölçüyü bir şırınga ile belirlemeniz daha uygun olur diye belirtmiştim. İnşallah sağlığınızın devamı için içiyorsunuz dur, eğer değilse Allah acil şifalar versin.

      Sil
  2. Ali Bey, gösterdiğiniz ilgi ve paylaştığınız deneyimler için sonsuz teşekkürler. Siteniz bu anlamda amacını yerine getiriyor bence. Ben çok yararlandım en azından
    Malesef abim ilk kullandığında mide bulantısına bağlı 15 dakika sonra kustu, kullandığı kahve fincanı sonradan ölçtük 60 ml kadarmış. Sonraki bir kaç gün sabah akşam 30 ml olarak likör bardağıyla kullanmaya devam etti ve şu anda bir problem yok gibi görünüyor, vücudu alıştı gibi. Umarım faydasını görür.
    Saygılarımla
    Cenk

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cenk bey, Ağabeyiniz için acil şifalar dilerim. Aksatmadan sabah, akşam 30 ml içmeye devam ederse hiç merak etmeyin yararını görecektir. Bunun yanında günde 1 limonu kabuğu dahil mikserde parçalayıp istediği zaman yesin bir kerede yemesi önemli değil canı ne zaman isterse o zaman yesin. Bu iki kürün kanser için çok etkili olduğunu gördüm, iyileşme sürecini çok kısaltıyor. Şeker ve tatlıyı kesinlikle yemesin kanser hücresinin en büyük besin kaynağı şeker aman ne olur hiç tüketmesin (Meyveler hariç) Tekrar acil şifalar.

      Sil